Tekâsür suresi, Mekke döneminde inmiş olup 8 ayettir. Sure adını birinci ayette geçen ve “çoğaltma tutkusu” anlamına gelen “Tekâsür” kelimesinden almıştır. İnsanın aldatıcı dünya hayatıyla ilgilenmesinden ve dünya malına olan düşkünlüğünden bahsedilen sûrede, insanın elindeki mal, mülk ve evladın çokluğuyla iyi ve sâlih amel işlemesi gerektiğine vurgu yapılıyor.
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
1. Mal mülk ve evladın çokluğuyla övünmek sizi oyalayıp durdu.
2. Öyle ki mezarlıklara varıncaya kadar onlarla övünüyorsunuz.
Günümüz insanının en bariz özelliklerinden birisi de servetle ve evlatla övünmektir. Oysa serveti veren de çocukları lütfeden de Allah’tır ve insanın bunlara katkısı sadece sebeplere başvurmaktır. “Bugünlere kolay mı geldim sanıyorsunuz?” soru ve cevabıyla insanlara caka satan nice iş adamımız var. Çocuklarını özel okullarda özel imkanlarla okuttuğunu ve çok iyi yerlere getirdiğini ballandıra ballandıra anlatan ne çok zenginimiz bulunmaktadır. Cenazesiyle iftihar eden ve mezar taşlarına unvanlar yazarak kabirdekilerle bile kıvanç duyan pek çok insanımız mevcuttur. Bütün bunların doğru olmadığına dikkat çekiliyor.
3. Hayır! (Bunun doğru olmadığını) yakında göreceksiniz!
4. Evet, evet! Siz, (bunun ne kadar kötü bir şey olduğunu) yakında bileceksiniz!
5. İş, sizin bildiğiniz gibi değil! Eğer siz bu övünmenin neye mal olduğunu tam kavramış olsaydınız (böyle yapmaz, mal mülk ve evlat gibi dünyalıklarla övünmezdiniz).
6. Elbette ki (siz bu yersiz övünmelerinizden dolayı) dünyayı cehenneme çevirdiğinizi göreceksiniz!
“Dünyayı cehenneme çevirdiğinizi göreceksiniz” ifadesi; “daha fazla servet edinmek ve daha çok konuşulmak için helal-haram demeden meşru olmayan yollarla kazanmak isteyeceksiniz. Çocuklarınızın iyi yerlerde okuması ve cazip makamlara gelmesi için torpil ve kayırma gibi yollarla etrafınızdakileri ezip geçeceksiniz. Adalete ve hakkaniyete dikkat etmeyeceksiniz, eşitliği ve liyakati önemsemeyeceksiniz. Böylece adil olmayan ve huzur bulunmayan bir dünyanın oluşmasına sebep olacaksınız,” demektir.
7. Daha sonra, onu (cehennemi) kendi gözlerinizle kesin olarak (ahirette) göreceksiniz!
8. Nihayet o gün size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz!